ŞAH DAMARI TIKANIKLIĞI
Aort damarımızdan çıkıp beynimize kan götüren damarlara “karotis arter” yada bilinen adıyla Şah damarı adı verilir. Bu damarın kireçlenmesi sonucu içinden geçen kan miktarının azalması ile şah damarı tıkanıklığı adını verdiğimiz hastalık ortaya çıkar. Beyne giden kan akımının azalması yada bu kireçlenme sonucu damar içerisinden kireç parçalarının kopması ile felç adını verdiğimiz hastalık ortaya çıkar.
Beyin damar hastalıklarında, baş dönmesi hemen hemen ilk bulgudur. Bazı durumlarda hastalarda ilk belirti geçirilen bir felç atağı olabilir. Bu tablodada darlığın derecesi göz önünde bulundurularak ilaç, stent veya cerrahi tedavilerden biri seçilir.
Unutulmaması gereken önemli bir nokta damar sertliğinin (ateroskleroz) sistemik bir hastalık olduğu ve vücuttaki tüm arteryel sistemi tutabilme olasılığı olduğudur.
HASTALIĞIN TANISI NASIL KONUR?
Hastalar muayne edildiklerinde şah damarlarının üstünde dinleme ile üfürüm alınması önemli bir bulgudur. Şah damarlarına yönelik yapılan “dopler ultrasonografi” adı verilen tetkik bize damar içerisinde darlık olup olmadığını ve bu darlığın derecesi hakkında bilgi verir. Sonraki aşama ise damar içerisine boya verilerek yapılan anjiyografi işlemidir. Bu işlem günümüzde tomografi cihazları ile yapılabildiği gibi konvansiyonel dijital anjiyografi şeklindede yapılabilir.
Hastalığın tedavisinde 3 ana metod vardır. İlk olarak hastaların ilaç tedavisi düzenlenir. Damar sertliği sistemik bir hastalık olduğundan hastanın kan basıncı, kan şekeri ve kandaki yağ tablosu düzenlenir. Sonrasında eğer darlık belirli bir orana ulaşmış ise stent veya cerrahi yöntemlerden hasta için uygun olanı seçilir. Cerrahi olarak uygulanacak ameliyatın ismi “karotis endarterektomi” dir.