Aort damarı vücudumuzun en önemli damarıdır. Temiz kanı taşıdığı için atardamardır. Kalpten çıkan vücudumuza kanı dağıtan ana damardır. Bu nedenle aslında çok önemli bir organımızdır.
Anevrizma ise damarın genişlemesi anlamına gelir. Damarın genişlemesi ya da damar çapının artması, damar duvarının zayıflamasına ve sonuçta patlamasına yol açar. Bunu bir balonun aşırı şişmesi ve patlaması olarak düşünebilirsiniz. Dolayısıyla ani kan kaybı ve ölümle sonuçlanabilen çok tehlikeli bir kalp ve damar hastalığıdır.
Aort damarımız kalpten çıktıktan sonra önce göğüs boşluğunda sonra karın boşluğunda seyreder. Dolayısıyla anevrizma bu bölgelerde ayrı ayrı ya da her iki bölgede beraber olarak karşımıza çıkabilir. En sık olarak karın bölgesinde sonra göğüs boşluğunda görülmektedir. Karın bölgesi aort damarının genişlemesi tıp literatüründe bu bölge “ abdomen” olarak adlandırıldığı için “ Abdominal Aort Anevrizması” olarak isimlendirilir. Göğüs boşluğunda ise bu bölge tıp literatüründe Toraks olarak adlandırıldığı için “Torasik Aort Anevrizması” adını alır. Toraks içindeki anevrizmalarda gene bölgelerine göre ayrı olarak isimlendirilir.
Aort anevrizmalarının sınıflandırılması tedavinin planlanması açısından önem taşımaktadır. Ayrıca aort damarından çıkan ve organlarımızı besleyen diğer büyük damarların anevrizma ile olan ilişkiside tadavinin planlanması açısından önemlidir.
Aort anevrizmaları sinsi hastalıklardr. Aort damarı gerek göğüs boşluğu gerekse karın boşluğunda sessizce büyüyebilir ve bu sırada hiç belirti vermeyebilir. Tanı sıklıkla diğer organlara yönelik yapılan testler sırasında tesadüfen konulabilir ya da sıklıkla anevrizmanın patlaması durumunda şok tablosu veya ani ölümle konur.
Peki bu kadar tehlikeli bir hastalıktan nasıl haberdar olacağız. Aort damarlarında anevrizma gelişimi için risk faktörleri sizde mevcutsa erken tanı ve tedavi için mutlaka hekiminizle görüşmeniz gerekiyor.
Nedir bu risk faktörleri ? En önemlileri,
-Ailenizde anevrizma öyküsü
-Sigara
-Yüksek Tansiyon
Tanı konulduktan sonra anevrizmanın çapı ve bölgesine göre tedavi planlanır. Tedavinin ana prensibi anevrizmanın devre dışı bırakılmasıdır. Bu işlem anevrizmanın bölgesine göre açık tamir ya da kapalı “stent” yöntemi ile yapılır. Eğer anevrizma kalpten çıkan bölgede ise açık tamir yapılır. Diğer bölgelerde ise kapalı yöntem uygulama şansı fazladır.
Açık tamir adını verdiğimiz yöntemde anevrizmanın olduğu aort bölgesi çıkarılıp o bölgeye bir suni damar yerleştirilir. Kapalı yöntemde ise anevrizmanın olduğu bölgeye kasık bölgesinden ufak bir kesi ya da bazı durumlarda hiç kesi yapmadan bir stent damar yerleştirilerek anevrizmanın devre dışı bırakılması sağlanır.
Aort anevrizmaları son derece tehlikelidir. Ancak erken tanı ve tedavi sayesinde sonuçlar oldukça yüz güldürücüdür. Her zaman erken tanı hayat kurtarır sözünü hatırlarda tutmanızı ve risk faktörleri varsa mutlaka bir kalp damar cerrahına başvurmanızı öneririm.
